Ana içeriğe atla

The Physician


Uzun zamandır eski çağların tozunu, tadını ve kokusunu yansıtan bir film izlememiştim ve The Physician, Türkiye'de ki çıkış ismi ile İbni Sina: Hekim bana bu açıdan ilaç gibi geldi. Filmi ilk izlememin üzerinden belli bir vakit geçmesine rağmen dün gece bir kez daha izleyeyim dedim. Niyetim açıp karşısında uyuya kalmaktı fakat film beni tekrardan içine çekti. Ancak başarılı bir yapıt kendini defalarca izletebilir. İbni Sina: Hekim'de işte böyle bir film. O halde şahsi düşüncelerimden oluşan incelemeye geçebiliriz.

Türk halkının rahatlıkla tanıyacağı bir adam Ben Kingsley, İbni Sina'yı canlandırmakta. Hikayemiz İngiltere'de başlıyor. Her ne kadar ana kahramanımız İbni Sina gibi gözükse de Rob Cole ( Tom Payne ) adlı genç arkadaşımız hikayenin tam ortasında yer alıyor. Bu genç yanında ki üstadı ile birlikte ilkel yöntemlerle insanları iyileştirmek için memleket memleket geziyor. Tüm bu süreç boyunca bir çok hokkabazlık ve tedavi yöntemi öğreniyor fakat bunların hiçbiri kendisine yeterli gelmiyor. Bir gün Yahudi bir aileden Pers topraklarında ki sarayında insanları iyileştiren büyük hekim İbni Sina'yı öğreniyor. Merak ve öğrenme tutkusunun verdiği ateş ile rotasını Pers topraklarına çizen Rob Cole için büyük macera başlıyor.

Kimileri filmin tarihi çarpık yansıttığını söylemiş. Çünkü filmde Batı, Doğu halklarına göre çok ilkel ve cahil kalmış. Doğu'da ki insanların refah seviyesi daha yüksek. Film çekimlerinde bile İngiltere'den çıktığınız da ve Mısır'da gözlerinizi açtığınız da renklerin getirdiği farklılık direkt gözünüze çarpıyor. Kasvetli İngiliz topraklarından, Müslüman diyarı Mısır'ın güneş ile aydınlanmış sarı çöllerine adım atıyorsunuz.

Dinler arası uyumun iyi yansıtıldığı ve tüm bunlara nazaran yine yobaz, bağnaz toplulukların kan döktüğü anlara şahit oluyoruz. Dönemi ve siyasi meseleler bir yana, filmin bende bıraktığı etki çok güzeldi. Çünkü Yahudi, Hristiyan ve Müslüman insanların nasıl bir arada çalışıp iyi işler ortaya koyabileceğini göstermişti. Kardeşlik, her şeyden öte insanlık ön plandaydı.

Aşk elbette olmazsa olmazımızdı. Film bu konuda da nasibini almış. İzlesem mi diye düşünmeniz gerekmeyen ve ender gelen o yapımlardan biri var karşınız da. Umarım sizlerde benim gibi beğenirsiniz. Başka bir inceleme de görüşmek üzere...

Fragmanı da buraya bırakıyorum;


Yorumlar