Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Dünya Dışı Yaşama İnanmalı mıyız?

Bu sorunun cevabı benim için hiç bir zaman kesin olmamıştır. Dünya dışı yaşam düşüncesi insanlar arasında ilk ne zaman yaygın bir düşünce haline geldi? Bunu düşünmemize ne sebep oldu. Evrenin büyük ve neredeyse sonsuz olduğunu, milyarlarca galaksi olduğunu öğrenmiş olmamız mı? Ya da bir kaç hayal perestten etkilenip bu fikri kabullenmemiz mi?

Alan Turing

Cidden etkilendim. Fazlası ile hemde. Kelimelerle tarif edebileceğimi sanmıyorum duygularımı. Alan Turing kimdir diye soruyorsanız bu filmi halen izlememişsiniz demektir. Filmi izledikten sonra Alan Turing diye bir arama yapacaksınız ve buraya ulaşacaksınız. Aslında ulaşacağınız çok yer varda en sağlamı burası . Size filmden ve bu adını ilk kez duyduğunuz adamdan bahsetmek istiyorum. Çok fazla ayrıntıya girmeyeceğim çünkü hafızam da yeterli bilgi yok. Yüzeysel olarak bir kaç kelime yazacağım o kadar. Bu adam, belkide yeryüzünde ki gelmiş geçmiş en büyük kahramanlardan biri. Çağımızın teknolojisinde payı olan zeki bir insan. Tek sorun, onu tanımıyor olmamız.

Düşünmek Yok Yaşamak Var

Az önce bir karikatürde okudum bu sözü. Cidden hoşuma gitti. Çok anlamlı. Gerçekten uygulamaya koyduğunuz da hayatınıza farklı bir yön verebilecek güçte. Yinede bu sözü uygulamaya sokmak cesaret, soğukkanlılık ve aşırı öz güven ister. Bunlara sahipseniz, daha ne duruyorsunuz? Düşünmek yok, yaşamak var!

İlk Kez Uçağa Bindiniz?

Evet,  ilk kez uçağa bindiniz. Ne yaparsınız? Bir heyecan olur değil mi? Cam kenarı ise bu heyecan ikiye katlanır. Gök yüzüne yükselecek ve yeryüzünde ki insanları, onların inşaat ettiklerini birer karınca tanesi gibi göreceksiniz. Bulutların içinden hedefinize doğru hızlı bir şekilde yol alacaksınız. İlk kez uçağa bindiğim de 14 yaşında falandım sanırsam. Ablam, babam ve ben Pegasus'tan bilet almış geç saatlerde Sabiha Gökçen Havaalanı üzerinden yola çıkacaktık. Hedef Malatya idi ve varış süresi bir saat on beş dakika kadardı. Üzerimde tarif edilemez bir heyecan, aynı zaman da havaalanını da inceliyorum. Gelenlere gidenlere falan bakıyor turistlerin nereli olduğunu anlamaya çalışıyorum.

Sezonluk Blog

Evet, yine merhaba. Tekrardan ben. Özlediğinizi pek sanmıyorum, zaten bende hayranlarımın isteği ile tekrar dönmüş değilim. Böyle bir anlık heves gibi bende blog. Teknomizah'dan sonra adam gibi hiç bir bloga önem vermedim. Üşendim sürekli. Herhalde sürekli sıfırdan başlıyor olmamın sebebi buydu. Yinede yazılarımı okuyacak bir kaç kişi olması bile yeterli benim için. Son yazımı ne ne zaman yazmıştım? 7.06.2014. 4 ay olmuş. 4 aydır buraların tozunu bile almamışım. Solda ki tavsiyemdir kısmında ki videonun bile perti çıkmış. Kalsın o orada. Bu yazıyı okurken ona bakmanız için özellikle silmekten vazgeçtim.

Bir Dönem Daha...

Uzun zamandır yazı yazmadığımı fark ettim az önce. Oldu herhalde 2-3 ay. Tam emin değilim. Son makaleme bakmam lazım aslında fakat üşeniyorum. Başlıkta da belirttiğim gibi. Yazının amacını, içeriği şimdiden tahmin etmiş olabilirsiniz. Doğru da tahmin ettiniz. Bir dönem daha bitiyor da diyebilirsiniz, bir dönem daha da başlıyor. Bir dönem, ah bu dönemler. Sürekli atlattığımız, geride hüzün ve neşe dolu bıraktığımız dönemler. Hatırladığımız da bazen tebessüm ettiğimiz, bazen gözlerimizin yaşardığı dönemler. Hayatımın en kritik sahneleri için oynuyorum şu aralar. Geleceğimin temellerini şu süreç içerisinde atacağım. 11. sınıf bitti. Teşekkür garantiledik karnemizin yanında. Değinmek istiyorum, neredeyse eve 5 yıldır karne dışında hiç bir belge götürmüyorum. Yinede, daha iyi olmamam için hiç bir sebep yok. Asla az ile yetinmemeli insan. Yoksa daha ileriye gidemez, doğru değil mi? Önümde güzel bir yaz tatili var fakat bu yaz tatili heba edecek bir sorun da var ortada. Eğer bu sorunu halle...

İf Else'nin Irzına Geçtik

Bu gün güzel bir gün olması umudu ile kalktım ve erken saatlerde okula gitmek için yola çıktım. Yolumun üstünden yakın arkadaşlarımdan Sabri'de oturduğundan onuda aldım. Sabah ki pnömatik dersi bir nevi tekrar olmuştu. Beni en çok ilgilendiren, öğleden sonra ki Temel Programlama dersiydi. Diğer derslere göre nazaran %95 daha fazla katıldığım ve sürekli aktif olmaya çalıştığım, işlediğimiz konuyu 1-2 hafta öncesinden çalışıp geldiğim bir dersti benim için. 15 tatil öncesinde biraz daha önem veriyordum diyebilirim. En azından öğretmenlerimiz öğrettikleri konuları bolca tekrar etmiş ve üstüne yeni birikimler de katmayı başarmıştım. Bu hafta ki Temel Programlama dersinde ise, benim haftalar öncesinden mantığını ve bazı detaylarını kavradığım if else konusunu işledik. Neredeyse her programlama dilinde mevcut bir sistem bu if else. Peki nedir bu if else? İf else şartlandırıcı gibi bir şey aslında. Sağladığın şartları / koşulları karşılıyorsa istediğiniz işlemi yaptırabilirsiniz. Kulla...